Dümen
tutmak; hareket halindeki geminin dümen ve serdümen marifeti ile istenen yönde
ilerleyişini sağlamaktır. Serdümen; dümen tutan güverte tayfasıdır. Küçük
teknelerde dümen doğrudan kaptan tarafından tutulurken büyük gemilerde ise
dümen serdümen tarafından tutulur.
Serdümen;
kaptanın veya vardiya zabitinin verdiği dümen manevra komutlarını yerine
getirir ve geminin belirtilen rota hattında ilerlemesini sağlar. Bu kişi dümen
dolabı üzerindeki kumanda unsurları hakkında yeterli derecede bilgiye ve
kılavuz kaptanların İngilizce olarak verecekleri komutları ve konuyla ilgili
sorularına cevap verebilecek derecede yabancı lisan bilgisine sahip olmalıdır.
1.1.Genel Gemiyi
Döndürme Sistemleri
Bir
gemiyi su üzerinde döndürmek için belirli bir güç gerekir. Bu güç kaynağının
yerine ve çalışma şekline göre farklı döndürme sistemleri ortaya çıkar.
● Pervanenin önüne bir yönlendirici
plaka koymak
Makinesi
bulunduğu yere sabit olan gemilerde döndürme için genelde pervanenin önüne
yönlendirici bir plaka koyma yöntemi kullanılır. Dümeni ortada olan geminin
dümen yelpazesi geminin pruva pupa hattı üzerindedir.
Dümen
bir tarafa basılınca dümen yelpazesi de dümenin döndürüldüğü tarafa döner.
Dümen açısı tabiri ile dümen müşirinin[1] gösterdiği açı kastedilir. Bu da
yelpazenin pruva pupa hattına yaptığı açıdır. Yoksa dümen yelpazesini döndürmek
için kullandığımız teker veya çubuğun döndürülme açısı kastedilmez.
Pervanenin
önüne konan yönlendirici plaka ile geminin döndürülebilmesi için geminin
üzerinde bir sürat ve plaka ile geminin pruva pupa hattı arasında bir açı
olmalıdır.
İlerleyen
geminin altından gemi süratinin büyüklüğüne eşit süratte su geçer. Bu durumda
döndürülen yelpaze üzerinde geminin süratine ve yelpazenin pruva pupa hattı ile
yaptığı açının büyüklüğüne göre omurga hattı üzerinde durdurucu, kemere
istikametinde döndürücü kuvvetler oluşturur.
Geminin
yelpazesi üzerinde küçük açıda küçük, büyük açıda büyük döndürme kuvvetleri
oluşur. Bu kuvvetin büyüklüğüne göre de gemi hızlı veya yavaş döner.
● Pervanenin yönünü değiştirmek
Makinesi
sabit olmayan gemilerde makine döndürülerek pervanenin attığı suyun yönü
değiştirilerek gemi döndürülebilir. Bu yöntem genelde kıçtan takma motorlu
küçük botlarda kullanılmakla birlikte artık büyük gemilerde de bu sistem
kurulmaktadır.
● Kemere istikametinde[2] çalışacak
pervane koyma
Geminin
baş veya kıç tarafına konan iterler ile de gemiler döndürülebilir.
Boru
içerisine konan bir pervanenin ileri geri döndürülmesi ile pervane geminin
sancağından su çekerek geminin başının sancağa, iskelesinden su çekerek
iskeleye dönmesini sağlar. Eğer bu pervane gemi başındaysa baş iter (Bow
truster) kıç taraftaysa kıç iter (Stern truster) adını alır. Bu sistemin
kıçtaki pervane sistemine üstünlüğü, geminin döndürülebilmesi için geminin
üzerinde yol olmasına gerek olmamasıdır. Dezavantajı ise gemi üzerindeki ileri
sürat arttıkça bu sistemin etkinliği azalmasıdır.
● Padıl kuvvetinden yararlanmak
Pervanenin
yapısından dolayı duran bir gemide ilk hareket ile geminin kıçı bir tarafa
savrulur, başı da diğer tarafa döner. Bu savrulma sağa devirli[3] bir pervanede
ileri ilk harekette sancağa, sola devirli bir makinede ileri ilk harekette
iskeleye doğru olur. Tornistanlarında da tersi hareket oluşur. Geminin kıçını
attıran ve başının diğer tarafa dönmesine sağlayan bu kuvvete pervanenin padıl
etkisi denir. Burada oluşan padıl kuvveti kaptanların gemilerini
döndürebilmeleri için kullandıkları bir manevra yöntemidir.
1.2.Dümen Sistemleri
Gemide dümen sistemi derken genelde
kullanılan pervane önüne konan yönlendirici plaka sistemini ele alacağız. Dümen
sistemi ilerleyen geminin döndürülmesini sağlayan sisteme denir. Genel olarak
dümen yelpazesi, bu yelpazeyi döndüren yeke ve yekeyi döndüren mekanizmadan
oluşur.
Dümen sistemleri yekeyi döndüren
mekanizmanın cinsine göre farklılıklar oluşturur. Bunlar genel olarak;
● Mekanik sistem
○ Yeke kumandalı
Bu sistem genelde 5 m. den küçük botlarda
kullanılır. Yekeyi döndürmek için ayrı bir sistem kullanılmamaktadır. Yeke kol
kuvveti ile döndürülür.
○ Zincir-dişli sistem
Bu
sistem genelde 5–10 m. arasındaki teknelerde kullanılır. Bu sistemde tekerlek
dümen vardır. Dümenin göbeğinde dişli bir sistem vardır. Yeke kemereler
istikametine bir tel vasıtası ile çekilmektedir. Bu tel makaralı bir sistem ile
dümenin göbeğine kadar gitmektedir ancak telin dümen göbeğine gelen kısmı
zincirlidir. Dümen döndürülünce merkezindeki dişli bu zinciri kemereler
istikametinde çeker, zincire bağlı tel de buna göre yekeyi kemereler yönünde
çekerek yelpazenin dönmesini sağlar.
● Mekanik valflı[4] Hidrolik sistem
○ Dümen dolabından elde edilen
basınçlı hidrolikli mekanik valflı
Bu sistem genelde 10-20 m. teknelerde
kullanılır. Bu sistemde yekeyi bir hidrolik silindir döndürmektedir.
Silindirin bir tarafından giren basınçlı
yağ içindeki pistonun, pistonda bağlı olduğu yekenin ilerlemesini sağlar. Bu
şekilde yelpaze bir kemereden diğer kemereye döner. Burada ihtiyaç olan
basınçlı hidrolik tekerlek dümenin merkezindeki mekanik dişli pompa ile
üretilmektedir. Tekerlek dümen döndürüldükçe hidroliği devrenin bir tarafından
alarak diğer tarafa verir.
○ Hidrolik pompadan elde edilen
basınçlı hidrolikli mekanik valflı
Bu sistem genelde 20-30 m. teknelerde
kullanılır. Hidrolik silindirdeki pistonu hareket ettiren basınçlı hidrolik
ayrı bir yerdeki pompada üretilir. Bu basınçlı hidrolik dümene gelir. Dümende
bulunan bir çift yönlü hidrolik valfı hidroliği verilen yön doğrultusunda
silindirin bir tarafına gönderir. Bu da pistonun dolayısı ile yelpazenin
hareketini sağlar. Burada küçük simit dümen veya çubuk dümen kullanılabilir.
● Elektro-Hidrolik sistem
Bu sistem genelde büyük gemilerde
kullanılır. Dümen bir elektrik motoruna (Servo) kumanda eder. Bu motor bağlı
olduğu valfı açarak veya kapatarak devredeki hidroliğe yol verir. Bu şeklide
silindir içindeki piston ve yeke hareket ettirilmiş olur.
Dümenin yekesi, bu yekeye kumanda
eden hidrolik silindir, bu silindire basınçlı hidrolik üreten hidrolik pompa ve
motorları, hidrolikleri yönlendiren valflar, valflara kumanda eden servo
motorlar bunlar hepsi genelde aynı yerde bulunur ve buraya yeke dairesi denir.
Sisteme kumanda eden dümen köprüüstündedir.
Bazen dümen, dümenin verdiği komutu
servo motorlara ileten devreler, servo motor veya servo motorun kumanda ettiği
hidrolik valflar arıza yapabilir. Bu durumda gemiye köprüüstündan kumanda etme
imkanı olmaz. Bu tip dümen arızalarında yekeye yeke dairesinden kumanda edilir.
Dümenin yekeden kumandasında
basınçlı hidrolik elle kumanda edilen bir valf ile yönlendirilir. Bu valfın
devreye alınmasında valfın simit kumandası çevrilerek dümenin kaldığı pozisyona
getirilir ve bir pim takılarak sabitlenir. Takibinde bu simit kumanda
çevrilerek dümen yelpazesi istenen pozisyona getirilebilir.
Kumanda bir telefon ile yekedeki
görevliye iletilir. Görevli oradan dümeni istenen pozisyona getirir. Hatta
orada bulunan bir cayro pusula göstericisi (Repeater) aracılığı ile gemiyi
istenen rota üzerinde götürür.
1.4.Dümen Kumandası
Serdümen
yekeyi döndüren sisteme kumanda eder. Bu şekilde yelpazeyi döndüren kuvveti
yönlendirir ve geminin dönmesi sağlar. Serdümenin dümeni kullanarak yaptığı
gemiyi yönlendirme işine dümen tutma denir. Serdümen yelpazeyi ne kadar
döndürdüğünü dümen müşirinden görebilir.
Dümen
sisteme göre tekerlek, simit veya çubuk biçimlerinde olabilir. Mekanik ve
göbekten basınçlı hidrolik dümenler genelde bırakıldığında kendiside yelpazede
bırakıldığı şekilde kalır. Ancak diğerleri içyapılarına göre değişiklik
gösterebilir.
● Bırakıldığında kendiside yelpazede
bırakıldığı şekilde kalır,
● Bırakıldığında kendisi ortalar
fakat yelpaze basıldığı şekilde kalır,
● Bırakıldığında kendisi de
yelpazede ortalar,
Bu
çalışma şekli mutlaka gemiye yeni katılan serdümen veya vardiya zabiti
tarafından bilinmelidir. Gerekirse uygun zamanda tatbiki olarak üzerinde
çalışılmalıdır.
1.5.Dümen Müşiri
Dümen
müşiri; yelpazenin pruva pupa hattına göre kaç derece açı ile durduğunu
gösteren saat biçiminde bir göstergedir. Dümene basılması ile yelpazede meydana
gelen hareket dümen müşirden görülebilir. Serdümen dümen müşirini takip ederek dümen
tutma görevini yerine getirir. Elektriklidir ve dümen hazırlanırken devreye
alınır.
Gösterge sancak ve iskele
olarak ikiye ayrılmıştır. Her iki tarafta yelpazenin pruva istikametine göre
açısını gösteren “0” dan “40” dereceye kadar işaretlenmiştir. “0” Derece rakamı geminin pruva hattı
istikametindedir. Göstergenin merkezine bağlı bir işaretleyici yelpazenin o an
pruva hattına kaç derecede olduğunu gösterir.
Kaptan
veya vardiya zabiti tarafından serdümene verilen dümen komutları ve anlamları
aşağıdaki gibidir. Serdümen anlaşılma hatasını engellemek amacı ile komutları
yüksek sesle tekrar eder, komutu yerine getirir ve yerine getirince yerine
geldiğini belirtir. Verilen komut anlaşılmadıysa veya verilen komutun pek
muhtemel olarak yanlış verildiği düşüncesi oluşursa, verilen komutun
anlaşılmadığı belirtilir veya tekrar edilerek onaylanması istenir. Dümende
oluşan anormallikler vakit geçirilmeden kaptan veya vardiya zabitine rapor
edilir.
● Yelpazenin pruva hattına göre
belirli bir açıya getirilmesi.
Bunun
için önce taraf sonra açı belirtilir. Örnek; “Sancak 5”(Starboard five) komutu
dümenin sancak taraf 5 derece işaretine kadar getirilmesi anlamındadır. “Sancak
10” (Starboard ten), “iskele 25” (Port twenty five) gibi komutlar yine aynı
şekilde değerlendirilir. Komutun alınması ile komut yüksek sesle tekrarlanır ve
yelpaze istenen acıya gelinceye kadar dümen belirtilen yöne basılır. Dümen
istenen derecede gelince durum “Dümen sancak 5’de” (Helm starboard five) gibi
yüksek sesle belirtilir.
Verilen
yüksek dümen açısının düşürülmesi istenirse “İskele beşe gel” (ease to port
five)[5] şeklinde komut verilir. Dümenin basılması ile dönüşe geçen geminin
pruvası beşer derece ara ile yüksek ses ile belirtilir. ….270,…275,…280….gibi.
(twohundredandseventy, twohundredandseventyfive, twohundredandeighty,….)[6]
Dümen
tutulurken geminin üzerindeki sürate, akıntıya veya rüzgâra bağlı olarak
geminin dümen dinleme durumu takip edilir. Geminin verilen dümen açısına cevap
vermeme durumu veya cevap vermedeki gecikme ve buna bağlı olarak fark edilen
risk kaptana yüksek sesle rapor edilir.
● Yelpazenin bir tarafa doğru sonuna
kadar basılması.
Bunun
için “Alabanda” komutu verilir ve taraf belirtilir. “Sancak alabanda” (Hard a
starboard)[7] veya “İskele alabanda” (Hard a port)[8] gibi. Komutun alınması
ile komut yüksek sesle tekrarlanır ve dümen belirtilen yönde 35 dereceye kadar
basılır. Dümen alabandaya gelince durum yine yüksek sesle “Dümen sancak
alabandada” (Helm hard a starbord) gibi belirtilir.
Her
ne kadar yelpazeyi döndüren hidrolik silindir 40 dereceye kadar gidebilirse de
dümen kilitlenme durumlarını yaşamamak için hidrolik silindire konmuş
stoperleri olası bir sorun nedeni ile kırmamak için bir tedbir olarak
alabandalarda en fazla 35 dereceye kadar basılır.€
● Yelpazenin pruva hattına
getirilmesi.
Bunun
için “Ortala” (Midships) kumandası verilir. Komutun alınması ile komut yüksek
sesle tekrarlanır ve yelpaze “0” derece hizasına gelinceye kadar
dümene basılır. Dümen ortaya gelince yüksek sesle “Dümen ortada” (Helm
midships) bilgisi verilir.
● Dönüş yapan geminin kazandığı
ataletin durdurulması.
Dümenin
basılması ile gemi yavaş yavaş hızlanarak dümen açısının büyüklüğüne doğru
orantılı bir hızla dönmeye başlar. Bu dönüş hızı gemiye atalet kazandırır ve
dümen ortaya alınmasına rağmen dönmeye devam eder. Bu dönüşün durdurulması için
“Karşıla” (meet her)[9] komutu verilir. Komutun alınması ile komut yüksek sesle
tekrarlanır ve dümen geminin döndüğü tarafın tersine doğru basılır. Geminin
dönüşü kullanılan açının büyüklüğüne doğru orantılı hızla yavaşlar ve durur.
Eğer dümeni ortalamakta geç kalırsak gemi bu sefer ters tarafa dönmeye başlar.
Bunun için gemi dönüşü yavaşlarken bizde yavaş yavaş dümeni ortaya alırız.
Geminin dönüşü durduğunda dümende ortaya gelmiş olmalıdır. Gemi baş tuttuğunda
pruva değeri yüksek sesle söylenir.
● Geminin o anki pruva hattının
muhafaza edilmesi.
Bunun
için “Viya böyle” (Steady)[10] komutu verilir. Bu komut alınınca yüksek sesle
komut tekrar edilir, o anki pruva değeri söylenir ve geminin takip etmesi
gereken başka bir rota değeri belirtilmezse gemi viya edilen yön değerinde
tutulur. Eğer serdümen takip etmesi gereken pruva değerini kaçırırsa, “kaçma
sancağa” (Noting to starboard) veya “kaçma iskeleye” (Noting to port) gibi
kaptan ikazı gelir. Bu durumda yine emir tekrar edilerek verilen pruva değerine
gelinir. Ancak istenen pruvaya gelinince durum tekrarı yapılmış.
● Geminin pruva hattının
değiştirilmesi.
Bunun
için doğrudan pruva değeri belirtilerek bu pruva değerinin takip edilmesi
istenir. Pruva 270 (Course twohundredandseventy degrees) gibi veya “5 derece
sancağa al” (Five degrees to starboard) veya “10 derece iskeleye al” (Ten
degrees to port) gibi takip edilen pruva değerine nazaran takip edilmesi
gereken yeni pruva hattı belirtilir. Bu komutun alınması ile komut yüksek ses
ile tekrar edilir ve istenen pruva değerine gelinir. İstenen pruva değerine
gelinince pruva değeri yüksek ses ile belirtilir. Pruva 275 (Course
twohundredandseventyfive degrees) Burada dikkat edilmesi gereke husus
değiştirilecek pruva hattı değerinin büyüklüğüne doğru orantılı dümen açısı
kullanılmasıdır. Dönüşe geçen gemiye atalet kazandırmadan yavaş yavaş dümen
ortalanmalı ve gemi istenen pruva hattına geldiğinde dümeninde ortaya gelmiş
olması sağlanmalıdır.
İyi
bir serdümen akıllı, ön görüşlü, fiziki olarak yeterli ve dümene hakim bir
kişidir. Dümeni tutarken sadece dümene ve pusulaya yoğunlaşmış olmaz, bir
kaptan gibi çevreye ve gemiye de hakim olur. Gereğinde kaptan ve vardiya zabitini
kendi fark ettiği değişimlerden haberdar eder.
Akıntı
seyri dışında rota hattı; geminin haritada çizili gitmesi gereken yön
değeridir. Pruva hattı ise geminin o an pruvasının gösterdiği yöndür. Gemiyi
rotasından düşürebilecek akıntı veya rüzgâr yoksa iyi tutulan bir dümende rota
hattı ile pruva hattı ya aynı ya da birbirine çok yakındır.
Serdümen
belirli bir rota hattında gemiyi götürmeye çalışken eğer gemi pruva hattına
göre sancağa kaçarsa[11] dümeni iskeleye basarak, iskeleye kaçarsa sancağa
basarak geminin takip etmesi istenen rota hattında gitmesini sağlar. Burada
dikkat edilmesi gereken durum; geminin ağırlığı arttıkça dümenin
sağırlaşmasıdır[12]. Sağırlaşan dümen nedeni ile serdümen rotadan kaçan gemiyi
rotaya almak isterken sabırsızlık eder ve gereğinden büyük açı kullanır.
Gereğinden büyük dümen açısı hafif gemide hemen, ağır gemide yavaş yavaş artan
bir hızla geminin süratli dönmesine sebep olur. Bu da geminin atalet
kazanmasına ve geminin ters tarafa kaçmasına sebep olur. Bu neden ile rotadan
kaçışlarda kaçma derecesine orantılı olarak mümkün olduğu kadar gecikmeden
küçük açılar ile atalet kazandırmadan gemi rotaya alınmalıdır.
Trim geminin pruva pupa hattında
başa veya kıça daha fazla batıklığı, meyil geminin kemere istikametinde sancağa
veya iskeleye daha yatıklığıdır. Gemi en iyi çok az kıça trimli durumda seyir
yapar.
1.7.3.Ağır Denizlerde Dümen Tutma
Trafik
yok, akıntı veya rüzgâr yok, deniz sakin, bu durumda dümen tutmak kolaydır.
Ancak hava kötüleştikçe bu iş zorlaşır. Çünkü bu sefer sorun sadece gemiyi
rotasında götürüp götürememek değil gemiyi büyük yalpalara düşürmeden
götürebilmekte ayrı bir sorun olur. Büyük yalpanın tehlikeleri ise malumdur.
Bağlı ağırlıkların yerlerinden koparak ayrılmasına, bu ağırlığın gemi
içerisinde cana, mala ve çevreye tehlike oluşturmasına, ağırlığın büyüklüğüne
göre gemi yapısına zarar vermesine ve hatta geminin dengesinin bozularak
geminin alabora[13] olmasına dahi sebep olabilir.
Ağır
denizlerde[14] dümen tutulurken aşağıdaki hususlara dikkat edilir.
● Dümen tutulurken büyük dümen açısı
kullanılır,
● Başın dalga ile savrulmaları göz
önünde tutularak, savrulma başlamadan dümen diğer tarafa basılarak savrulma
etkisi azaltılır,
● Verilen rota, dalgaların bordadan
alınmasını zorunlu kılıyor fakat düşülen yalpa{15] sadece üçlemelerde tehlikeli
oluyorsa, denizler takip edilir ve sadece üçlemelerde[16] baş dalgayı
omuzluktan alacak şekilde çevrilir, sonra tekrar rotaya alınır. Eğer yüzey dalgaları
da tehlikeli derecede yalpaya sebep oluyorsa rota değiştirilir.
● Verilen rota, dalgaların tam
baştan alınmasını zorunlu kılıyor fakat sadece üçlemelerde tehlikeli
gerilmelere sebep oluyorsa, denizler takip edilir ve sadece üçlemelerde baş
dalgayı omuzluktan alacak şekilde çevrilir, sonra tekrar rotaya alınır. Eğer
yüzey dalgaları da tehlikeli derecede gerilmelere sebep oluyorsa rota
değiştirilir.
● Dönüşlerde üçlemeler
takip edilir ve en yüksek dalga geçer geçmez alabanda ile dönüşe geçilir,
Akıntı ve rüzgâr seyir yapan geminin süratini değiştirebilir,
rotasından düşürebilir, savurabilir, bir tarafa bayıltabilir.€
Baştan gelen akıntı ve rüzgâr geminin ilerleyişine karşı bir
direnç gösterir. Bu karşı direnç geminin süratini düşürür. Ancak sürat düşmekle
birlikte geminin dümeni hassaslaşır ve komut dinlemesi daha kolay olur. Bunun
yanı sıra geminin başı daima baştan gelen akıntı ve rüzgara aykırılamak ister.
Baş rüzgar altına kaçmaya meyilli olur. Makinelere dur verilirse gemi kolay
durur.€
Kıçtan gelen akıntı ve rüzgârda gemi daha hızlanabilir ancak bu
seferde baştan gelen akıntının aksine, kıçtan gelen akıntı geminin dümenini
sağırlaştırır ve daha zor dümen dinlemesine sebep olur.
Geminin iyi sürat yapabilmesi için az da olsa gemi biraz kıça
trimli olmalıdır. Yani gemilerin kıç tarafındaki su çekimi başa göre biraz daha
fazla olmalıdır. Bu durumda akıntı geminin kıç tarafını daha fazla etkiler. Bu
neden ile de sancaktan gelen akıntıda gemini kıçı daimi olarak iskeleye başı da
sancağa kaçar. İskeleden gelen akıntıda da kıçı sancağa başı iskeleye düşer.
Serdümen bu durumu karşılamak için dümeni daimi olarak 1–2 derece bir tarafa
basılı tutmak zorunda kalır.
Tersi durumda yani geminin başlı olması halinde de bunun tersi etki
oluşur. Ayrıca başlı gemide kuvvet kolunun uzunluğundan dolayı dümen dinleme
zorlaşır. Büyük dümen açısı kullanılmak zorunda kalınır.
Rüzgârda bunun benzeridir. Akıntıdan farklı olarak gemiyi su
taşıdığından akıntı gemiyi bire bir etkiler, rüzgâr ise orantılı etki yapar.
Ayrıca yüksek olan kıç kasara rüzgârı daha fazla aldığından geminin daimi
olarak rüzgâr üstüne düşmesine sebep olur.
Akıntının geliş yönüne göre serdümen kendisini ayarlar. Dümen ya
hassaslaşmış, ya sağırlaşmış ya da daimi olarak başı bir tarafa düşmektedir.
Ancak bir boğaz geçişinde ise bu durumda düzensizlikler olur. Baştan veya
kıçtan gelen akıntı boğazın kıvrımlarında yönlendirildiğinden zaman zaman
süratini azaltır, zaman zaman da artırır, yönü zaman zaman pruva pupa
hattındayken, zamana zamanda bordaya doğru kayar ve başı düşürme durumunda
değişmeler olur.
Tüm bu durumlar bir serdümenin tecrübesinin ne kadar önemli
olduğunu göstermektedir. İyi bir serdümen geminin ağırlığına göre çevre
etkileri gözleyerek ve hesaplayarak gemiyi rotasından kaçırmadan tutar, geminin
dümen dinlemesi ile ilgili değişlerden kaptanı bilgilendirir.
Dümenin mutlaka serdümen
tarafından tutulması gibi bir zorunluluk yoktur. Dümenin elden veya yekeden
tutulmasını gerektirecek bir durum yoksa kaptan izni ile dümen “otopilot”a
bırakılabilir. Otopilot; geminin pruva hattını verilen değerde tutmaya çalışan
bir cihazdır. Gemi sancağa kaçarsa aynı bir serdümen gibi dümeni iskeleye
basarak, iskeleye kaçarsa sancağa basarak gemiyi verilen pruva değerinde
tutmaya çalışır. Üzerinde takip etmesi gereken pruva değerini girdiğimiz bir
kumanda ile ayar düğmeleri bulunur. Ayar düğmeleri gemi pruva hattından kaç
derece kaçınca dümene kumanda edeceğini ve kaç derecelik dümen açıları
kullanacağının belirtildiği düğmelerdir.
Dümenin otopilota veya
ele alınmasında[17] yöntem bunların vardiya zabiti tarafından yapılmasıdır.
Ancak basitliği nedeni ile işlem zabitin gözetiminde serdümen tarafından
yapılabilir. İşlemin nasıl yapılacağı genelde dümenin bulunduğu yerde asılı bir
talimatta gösterilir.
Dümenin otopilota
alınmasında;
● Gemi rotaya alınır ve rotada baş tutunca[18], dümen ortaya
alınır,
● Otopilot ibresi, baş tutulan rota üzerine getirilir ve
● Dümen seçici kolu OTOPİLOT durumuna getirilir,
Dümene belirli durumlarda otopilot ile kumanda edilmez.
Dümen otopilottaysa çıkartılır. Bu durumlar;
● Kaptan emri olduğunda,
● Limanlarda,
● Manevralarda,
● Boğaz, kanal
geçişlerinde,
● Sığ ve taranmış su
geçişlerinde,
● Düşük süratli
seyirlerde,
● Büyük açılı
dönüşlerde,
● Ağır deniz
şartlarında,
● Kısıtlı manevra
şartlarında,
Dümenin otopilottan
çıkartılıp el durumuna alınması için;
● El dümeni ortaya
getirilir,
● Dümen seçici kolu
otopilotta el durumuna alınır,
● Otopilot ibresi, baş
tutulan rota üzerinden uzaklaştırılır,
Bu yöntem genel olmakla
birlikte gemideki otopilotun markasına veya işletme EİS ne göre farlılıklar
gösterebilir.
1.9.Serdümenlik Görevinin Devir
Teslimi
Gemilerde
vardiya görevi günde iki kere sekiz saat ara ile dört saat olarak tutulur.
Köprüüstü vardiyacıları seyirde eğer güverte çalışmasına verilmedilerse
görevlerini en iyi şekilde yapabilecek kadar dinlenmiş ve dinç, kıyafetleri
uygun ve temiz olarak vardiya saatinden beş dakika önce köprüüstüne çıkar,
ortama alışır ve görevlerini zamanında teslim alırlar.
Vardiya
değişimi bir dönüş anında yapılmaz, dönüş tamamlanıp, gemi baş tutmuş
vaziyette, dümen ortadayken yapılır.
Serdümenlik
görev teslimi sırasında görev devreden ve alan kişiler tekmil verir. Görevi
devreden serdümen tekmilinde kendisine verilmiş bir talimat varsa bu talimatı,
kaç dümen motorunun devrede olduğunu, kontrolün hangi dümen sisteminde
olduğunu, takip edilen rotayı ve dümen eldeyse dümenin ortada olduğunu yüksek
sesle belirterek “serdümen vardiyası teslim edilmiştir” der. Görevi alan
vardiyacıda kendisine iletilen bilgiyi tekrar eder ve “serdümen vardiyası
teslim alınmıştır” diye tekmil vererek göreve başlar.
Görev
tesliminden sonra görevi teslim eden serdümen beş dakika daha köprüüstünde
kalarak sorun olamadığını görür ve vardiya amirinin izni ile köprüüstünden
ayrılır.
İhtiyaç
olan ortam; bir gemi veya gemi manevraları laboratuarı, ihtiyaç olan malzeme;
yok.
Dümen
tutmak için;
● Vardiya saatinden 5 dakika önce
köprüüstüne çıkılır.
● Ortama alışıldıktan sonra görev
teslim eden kişinin bildirimleri yüksek sesle tekrar edilerek görevin teslim
alındığı tekmili verilir.
● Usulüne ve kaptanın verdiği
talimatlara göre dümen tutulur.
● Vardiya sonunda gemi rotada ve
dümen ortada durumda, yüksek sesle tekmil verilerek görev teslim edilir.
● Görev tesliminden beş dakika sonra
vardiya zabitinden izin alınarak köprüüstünden ayrılınır.
2.1.Kısıtlı görüş
şartlarında alınacak tedbirler
Seyirde
sis, pus, yoğun yağış, kum fırtınası gibi kısıtlı görüş şartlarında gemide ek
tedbirlerin alınması gerekir. Her ne kadar gemide radar varsa da özellikle
dalgaların bulunduğu zamanlarda küçük teknelerin radarda görünme imkânları çok
azalır. Hatta daha büyük gemiler bile yoğun yağışlarda radardan kaybolur. Bu
durumda ek tedbirlere başvurulur. Bunlar;
● Kaptan köprüüstü kumandasını alır,
● Makine kontrol olası makine
kumandalarına karşı uyarılır,
● Köprüüstü ve/veya baş üstünde gözcülük
görevi oluşturulur,
● Dümen ele alınır,
● Dümen motorları çiftlenir,
● Radarlar çiftlenir,
● Jeneratörler çiftlenir,
● Emniyetli sürate düşülür,
● Alınan tedbirler jurnale kayıt
edilir.
Gözcülük
ve dümenin ele alınması işlemleri kısıtlı görüş şartlarında kaptanın güvenli
seyir yapabilmesi için gemiciler tarafından yapılan yardımcı faaliyetler
içerisinde sayılabilir.#
2.2.Gözcülük yapmak
Gözcülük
bir köprüüstü vardiya görevidir. Radarın gemilerde kullanılmadığı zamanlarda
düzenli olarak yerine getirilen bir görevdi. Ancak radarın gemilere gelmesi ile
önemini büyük ölçüde kaybetmiştir. Bugün bu görev genelde kısıtlı görüş
şartları altında yerine getirilmektedir.
Gözcülük
görüntü ve ses gözcülüğüdür. Köprüüstü görevlerinden birisidir. Vardiyacı tayfa
tarafından yerine getirilir. Seyir sırasında kısıtlı görüş şartlarında, yoğun
trafiğin bulunduğu durumlarda ihtiyaç duyulması halinde vardiya zabiti veya
kaptan tarafından vardiyacı tayfaya verilen bir görevdir.
Özellikle
yoğun sis veya trafikte ve bunun üstüne radar gibi elektronik seyir
cihazlarında meydana gelen arızalarda köprüsünde hem serdümen hem de gözcüye
ihtiyaç olabilir. Hatta tek gözcü dahi yeterli olmayabilir. Bu durumda
vardiyacı tayfa dümene geçerken bir başka güverte tayfa veya tayfaları da
gözcülük yapar.
Çift
gözcülük görevi oluşturulmuşsa gözcülerden biri sancak tarafı diğer de iskele
tarafı gözler. Gözcülük yukarıda da belirtildiği gibi görüntü ve ses
gözcülüğüdür. Gözcü gemi çevresinde bulunan su üstü araç ve nesnelerini,
gökyüzündeki olağan üstü meteorolojik olayları ve kıyı unsurlarını takip eder
ve değişimleri vardiya zabitine veya köprüüstündeyse kaptana yüksek sesle rapor
eder. (Örnek: Sancak 10 derecede bir fener !..) Görülen fenerler, şamandıralar,
burunlar, gemiler, meteorolojik cepheler, duyulan gemi düdük sesleri rapor
edilecek hususlardan bir kısmıdır.
Vardiya
değişimleri serdümenlik görev tesliminde olduğu gibi bildirimli olur. Gözcü
hali hazırda mevcut ve rapor edilmiş tüm tespitleri, su üstündeki hareketli
nesnelerin yönlerini ve vardiya zabitince verilen talimat ve emirleri yüksek
sesli olarak vardiyayı devir alacak görevliye bildirir ve “gözcü vardiyası
teslim edilmiştir” der.
Görevi
alan vardiyacı, kendisine iletilen bilgiyi tekrar eder, “gözcü vardiyası teslim
alınmıştır” der ve göreve başlar. Görev teslim eden gözcü beş dakika daha
bekler ve bir sorunun olmadığını görerek vardiya amirinin veya kaptanın iznini
alarak köprüüstünden ayrılır,
İhtiyaç
olan ortam; bir gemi veya gemi manevraları laboratuarı, ihtiyaç olan malzeme;
yok.
Gözcülük
yapmak için;
● Vardiya saatinden 5 dakika önce
köprüüstüne çıkılır.
● Ortama alışıldıktan sonra görev
teslim eden kişinin bildirimleri yüksek sesle tekrar edilerek görevin teslim
alındığı tekmili verilir.
● Usulüne ve kaptanın verdiği
talimatlara göre gözcülük yapılır.
● Vardiya sonunda gelen yeni gözcüye
tekmil vererek görevi teslim eder.
● Görev tesliminden beş dakika sonra
vardiya zabitinden izin alınarak köprüüstünden ayrılınır.
Güverte
vardiyacısının görevlerinden birisi de nöbet tutmaktır. Demirde güvertede,
rıhtımda ise lumbar ağzında nöbet görevini yürütür. Nöbetçi zabitinin
yardımcısıdır ve ondan emir ve talimatlarına uyar.
Nöbette
kontrol edilen ana hususlar;
● Gemiye izinsiz girişler,
Personel
harici kişiler tarafından gemide istenmeyen işlemlerin yapılmasının engellenmesi
için yapılacakların başında giriş kontrolü gelir. Özellikle gemi rıhtıma
yanaştığında çok sayıda giriş çıkış olur. Bunun kontrolü için lumbar ağzında
bir nöbetçi kontrol noktası oluşturulur. Buraya bir masa, masaya gemi içi
irtibat telefonu, gemi içi irtibat telsizi, deniz frekansında çalışan ve 16 ile
liman çalışma kanalında dinleme yapan el VHF cihazı, bunların şarj cihazları ve
giriş çıkış kayıt defteri konur. Personel harici gemiye giriş yapan bu kişileri
gemide ekip çalışması yapanlar ile diğerleri olarak ikiye ayırabiliriz. Ekip
çalışması yapanlar bürokratik işlem ekipleri (Gümrük, liman, polis, muhaceret
gibi), tamirciler ve yük işlemcilerdir. Ekip çalışması yapanlardan güvertede
çalışanların takibi zordur, çok giriş çıkış yaparlar. Bu kişiler kayıt
edilmeden güverteye giriş çıkışlarına müsaade edilir. Gemiye ekip halinde gelen
diğer kişiler ise ilgili şahıs haberdar edilerek eşlikli olarak girişe müsaade
edilir. Bunlarda teker teker kayıt edilmez. Ancak kasaraya münferit giriş yapan
herkesin kayıt edilmesi gerekir. Bu kişiler ayrıca gemideki ilgili kişi
haberdar edilerek eşlikle girişine müsaade edilir. Bölüm amirlerinin
ziyaretçileri kamaralarında, diğerlerin ziyaretçileri salonlarda ağırlanır.
● Nöbet alanındaki yangın
tedbirleri,
Geminin
mutat yangın güvenlik tedbirlerinin yanı sıra özellikle yangın riski taşıyan
bir işlem yapılıyorsa ek yangın güvenliği alınır. Vardiyacı nöbeti sırasında
güverte ve kasaradaki bu tedbirleri kontrol eder varsa eksikler nöbetçi
zabitine haber vererek giderilmesini sağlar.
● Deniz kirliliğine karşı alınan
tedbirler,
Geminin
limanda olduğu sürece özellikle yapılan işlemlerden dolayı denizin
kirletilmemesi için azami tedbir alınır ve bu tedbirlerin devamlılığına özen
gösterilir. Güverteden bir kirleticinin denize akmaması için ana güvertedeki
frengiler[19] tapalanır, yük işlemi yapılıyorsa denize kirletici yükün
dökülmemesi için gemi ile rıhtım arasına branda konur ve bunlar gibi birçok
tedbir alınır. Nöbetçi vardiyası sırasında bu hususları kontrol eder, aksaklık varsa
vardiya zabitine haber vererek düzeltici işlem yapılmasını sağlar.
● Gemi bağlama ve demirleme
unsurları,
Nöbetçinin
bir diğer kontrol etmesi gereken husus bağlama unsurlarıdır. Gemi rıhtıma
bağlıysa halatlar periyodik olarak kontrol edilmelidir. Med-cezir, yükleme ve
boşaltma gibi işlemler geminin yükselmesine veya alçalmasına neden olur. Bu
hareketlerde halatlara aşırı yük biner veya gevşeme olur. Gevşerse yardım
alınarak halatların boşu[20] alınır, çok yük binerse kontrollü olarak halatlar
laçka[21] edilir. Anı noktadan aynı yere verilen halatlara eş yük binmesi
sağlanır.
Gemi
demirdeyse demirin durumu, tarayıp taramadığı özellikle rüzgârlı havalarda devamlı
kontrol edilir. Demirin tarayıp taramadığının kontrolünde geminin denizlere
borda vermesi ve öyle kalması dikkat çekici olmalıdır. Böylesi bir durumda
demir başına gidilerek demirin tarayıp taramadığına bakılır. Zincirde deste
olma ve takiben silkelenme hareketi demirin tarama durumunu ikaz eder. Bunun
görülmesi halinde veya şüphesi halinde durum derhal vardiya zabitine veya
kaptana haber verilir.
Vardiya
zabiti demir tarama durumunu kerteriz mevkii, radar mevkii, GPS mevki gibi
yöntemler ile devamlı takip etmektedir. Nöbetçinin bildirimi halinde tekrardan
ve teferruatlı olarak bir kere daha kontrol eder. Gerekirse kendisi de demir
başına giderek bizzat kendi gözü ile demir zincirini kontrol eder. Eğer tarama
varsa durum en süratli şeklide kaptana bildirilmelidir. Böyle bir durumda tabiî
ki onunda ikna olması halinde kaptan makineleri hazırlatıp gemiyi kaldırır ve
demirleme işlemini yeniler.
Yukarıda bahsedildiği gibi gemi
demirdeyse güverte vardiyacısı aksi belirtilmediği sürece vardiya görevini
güvertede tutar ve yukarıda belirtilen hususları kontrol eder. Demirde köprüüstünde
vardiya zabiti bulunur. Onun köprüüstündeki birinci derecedeki görevi geminin
demir tarayıp taramadığının takibidir. İkinci derecede de VHF trafiği ile deniz
trafik güvenliğini kontrol ve takip eder.
3.2.Uygulama
İhtiyaç
olan ortam; bir gemi veya gemi manevraları laboratuarı, ihtiyaç olan malzeme;
yok.
Liman
nöbeti tutmak için;
● Vardiya saatinden beş dakika önce
lumbar ağzına gidilir.
● Vardiyacıdan nöbet ile ilgili
talimat ve önemli hususlar hakkında bilgiler alınır.
● Nöbetçi zabitinin izin ve talimatı
ile tüm gemi güverteleri ve tüm personele açık alanlar dolaşılarak izinsiz
girişler ile ilgili güvenlik kontrolleri yapılır.
● Bağlama ve demirleme unsurlarının
kontrolleri ve gerekiyorsa yardım alınarak halatların eşitleme ve gerginlik
ayarları yapılır.
● Dolaşılan yerlerdeki yangın ve
deniz kirliliği ile ilgili emniyet tedbirleri kontrol edilir, yangına ve
kirliliğe sebep olabilecek unsurlar ortadan kaldırılır ve eksikler tamamlanır.
● Borda iskelesi hasarlanmaya karşı
gerekli güvenlik tedbirleri alınmış olarak gemi demirde yukarı basılı,
bağlıyken rıhtıma inik durumda tutulur.
● Yük işlemleri için gelen işçilerin
yanar sigaralarını söndürerek güverteye geçişlerine müsaade edilir.
● Ziyaretçi gelmesi halinde vardiya
zabitine haber verilir.
● Vardiya sonunda vardiya ile ilgili
bilgi ve talimatlar yeni vardiyacıya iletilerek nöbet teslim edilir ve vardiya
zabitinin izni görev yeri terk edilir.
"Yazı, edinilen
yeni bilgi, değişim ve yapılan yorumlar ile tekrar tekrar
güncellenmektedir. Bu neden ile kopyalayıp almak yerine ihtiyacınız olduğunda
tekrar açıp okumanızda yarar bulunmaktadır. Bu yazı her zaman burada
olacaktır."
[1] Dümen
müşiri: Dümen yelpazesinin geminin pruva pupa hattına olan açısını gösteren
alet.
[2] Kemere
istikameti: Geminin bordasına (pruva pupa hattına) dik yön.
[3] Sağa
devirli pervane: Geminin kıçından bakıldığında saat yelkovanı yönünde dönerek
gemiye ileri yol kazandıran pervane. Bunun tersi de sola devirli pervanedir.
[4] Valf:
Sıvı akan bir borunun üzerindeki akışı açan veya kapatan mekanizma.
[5] Ease to
port five, ease to five
[6] One,
two, three, four, five, six, seven, eight, nine, ten, eleven, twelve, thirteen,
fourteen, fifteen, sixteen, seventeen, eighteen, nineteen, twenty, thirty,
fourty, fifty, sixty, seventy, eighty, ninety, hundred and.., twohundred and..,
threehundred and…)
[7] Hard a
starboard, hard right
[8] Hard a
port, hard left
[9] Meet
her, meet the helm, easy, easy the rudder, easy the helm
[10] Steady,
steady as she goes
[11] Dümenin
kaçması: Verilen pruva değerinde dümen tutulurken geminin bu hattın dışlına
çıkması.
[12] Dümenin
sağır olması: Sağır dümende dümene basılır basılmaz gemi dönmez, dönüş
gecikmeli olur.
[13] Alabora
olmak: (capsize, overturn) Geminin denizde devrilerek ters dönmesi veya.yan
yatmasıdır.
[14] Ağır
deniz: Büyük dalgaların olduğu deniz.
[15] Yalpa:
Geminin borda istikametinde sallanması. Geminin kaç derece yalpaya düştüğü
köprüüstünde dümenin karşısında bulunan yalpa müşirinden okunabilir.
[16] Üçleme:
Yüzey dalgaları ile derin dalgalarda oluşan frekans birleşmesinde iki küçük
dalgayı takip eden bir büyük dalga.
[17] Dümenin
ele alınması: Dümenin otoplottan çıkartılıp el ile kumandaya alınmasıdır.
[18] Baş
tutmak: Geminin verilen rota hattında kaçmadan dengeli durumda kalması.
[19] Frengi:
Ana güvertede küpeşte yanındaki su giderleri.
[20] Halatların
boşunun alınması: Gevşek halatın görevini yapabilecek kadar gerdirilmesi
[21] Laçka
etmek: Gergin halatın üzerindeki yükün görevini yapabilecek kadar azaltılması.
Sizin Gibi Tecrübe ve Bilgilerini Paylaşan Hocalarımız Olmasa,Araştırdım!Buldum! Sözcükleri Askıda Kalırdı.Çok Güzel Bir Paylaşım Olmuş.Çok Teşekkürler.
YanıtlaSil